Anasayfa Kültür Günümüzde Neden Mimar Sinanlar Yetişemiyor?

Günümüzde Neden Mimar Sinanlar Yetişemiyor?

12
0
Günümüzde Neden Mimar Sinanlar Yetişemiyor

Dünya nüfusu her geçen gün artmakta ve insanların temel ihtiyaçlarından biri olan barınma için de sürekli olarak yeni evler yapılmaktadır. Eskiye kıyasla çok daha fazla insanı bünyesinde barındıran gezegenimiz dünya, mimari anlamda yapıtlarda artık lükse veya sanata yönelerek yapılan yapıtlardan daha çok, ihtiyaca yönelik ve pratik bir şekilde yapılan yapıtlarla dolmuş durumdadır. Bununla beraber kaçak yapılaşma, temeli çürük yapılar gibi sorunlar da ortaya çıkmaktadır. İşte bu doğrultuda insanoğlu eskiden olduğu gibi yapıtlarında sanat kaygısı taşımıyor ve ihtiyacın taleplerini yerine getirmekle sınırlı kalan yapıtlar yapıyor.

Eğitim ve Eğitimsizlik

“Nadir bulunan şey kıymetlidir” anlayışıyla eski zamanların şartlarında nüfus az olduğundan ve bu eksende toplumun aydınlarının, mimarlarının da dönemin kısıtlı bilgisiyle büyük donanımlar elde etmesi sonucunda oldukça güzel ve büyük şaheserler meydana gelmiştir. Bu, daha açık bir ifadeyle; maddiyattan ziyade sanat kaygısı taşıyan zihinlerin meydana getirdiği çeşitli yapıtların kalıcılığı şeklinde açıklanabilir. Günümüz dünyasında iş bulma, para kazanma hevesiyle dikilen binalar ve uzantıları görünürde eski eserle kıyasla bir beton yığınından öteye gidememekte ve varlıklarını devam ettirmelerine karşın kimseyi kendine hayran bir şekilde bakmaya ikna edememektedir.

Oysa 16. yüzyılın şaheseri Sultanahmet Camii’ye bakan bir kimse, sıradan bir caminin yanından geçer gibi değil, bir sanat müzesinin içindeymiş gibi bir hale bürünür, kendini etkilenmiş addeder. Modern bilimin olanakları 16. yüzyılda olmamasına rağmen Mimar Sinan bu ve bunun gibi etkileyici eserleri nasıl yapmıştır? Burada yalnızca bilgiyi yeterli olmayabilir, bilgiyi kullanmak ve gerekirse yeni bilgiler ortaya çıkarmak gerekmektedir.

Hedefin Yokluğunda Eksenine Oturmamış Bir Düşünce Yapısı

Zamanımızda üniversite yıllarına kadar binlerce saatini okulda geçirmiş gençler, akademik anlamda başarılı olma ve gelecek kaygısını giderme amacıyla inşaat alanında mühendis olmak için okuyorlar. Hedefleri aslında geçici bir yapıya sahip, hayatını devam ettirme içgüdüsüdür. Bu yalnızca bu bölüm için değil, neredeyse tüm bölümler için geçerlidir. Tarih bölümündeki bir öğrenci kendini büyük bir tarihçiyi rol model alarak geliştirmekten ziyade atanabilecek bir öğretmen olarak görebiliyor. Bunun sebebi öğrencinin hedefsizliği, ideallerinin düşük olmasıyla beraber öğrencinin kendini bulunduğu sistemin zorluklarına göre de hayatın gerçeklerini göz önüne alarak buna addetmesidir. Nihayetinde kendine her türlü zorluğa karşın büyük bir tarihi kişiliği rol alan genç birey, yaptığı çalışmalar ve sabırla birlikte insan düşüncesinin soyut dünyasını somut anlamda bir sanat eseri şeklinde mimari bir eserde gösterebilir.

YORUM YAP

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz