Antik Çağın büyük uygarlıklarına baktığımızda kadının rolü oldukça sınırlıydı. Yine de bazı sıradışı kadınlar geleneksel rolleri aşarak yükselmişlerdir. Bunların bazıları savaş alanda kendini kanıtlamış ve büyük zaferlere imza atmışlardı. Onlar sadece düşmanla savaşmadılar. Çoğu kültürde savaş alanı erkelere aittir. Büyük kadın generaller pek çok önyargıyı yıktı.
1- Kraliçe Boudicca
Boudicca, Romalı işgalcilere karşı savaşmış Kelt kraliçesidir. Onun hikayesinde işgalcilere karşı verilen bağımsız savaşı ve kişisel intikam birleşmiştir. Kocası Kral Prasutagus Adada yükselen Roma gücüyle iyi geçinmek istiyordu. Vasiyetinde Doğu İngiltere’deki İceni Krallığı’nı Roma ve karısı Kraliçe Boudicca’nın ortak yönetimine bıraktı. Prasutagus öldükten sonra Romalılar yönetimi bir kadınla paylaşmak istemediler. Romalılar kraliyet ailesini aşalamak için Boudicca’yı halk önünde dövdürdüler. Boudicca’nın kızları ise tecavüze uğradı.
Kraliçe Boudicca yaşadığı aşalanmadan sonra diğer Kelt kabilesi liderleri ile bir araya geldi. Romalıları adana kovmak için anlaştılar. Boudicca’nın yönetti ordu, Romalıların merkes üssü Camulodunum’a saldırdı. Şehri yaktıktan sonra Londinium(Londra)’a yöneldi ve bu şehrinda akibeti aynı oldu. Boudicca çok acımasızdı. Londinium’da çok sayıda şehir sakini katledildi. Boudicca’nın üçüncü hedefi Romalılarla işbirliği yapan Verulamium şehriydi. Romalılarla işbirliği yapan herkes öldürüldü ve şehir yokedildi.
Kelt kabileleri kendi bölgelerini korumak için ayrılınca ordu zayıflamaya başladı. Roma ordusu yiyecek stoklarını yaktığı için kıtlık başladı. Boudicca final savaşında sayısal olarak hala üstündü. Ama kendi istemediği bir bölgede savaşmak zorunda kalmıştı. Askerleri yokuş yukarı saldırmak durumundaydı. Bu durum Romalılara avantaj sağladı. Boudicca’nın ordusunun çoğu yokedildi. Boudicca savaşta hayatta kalmayı başardı. Ama Romalıların elinde düşme tehlikesi vardı. Zehir içerek hayatına son verdi.
2- Fu Hao
Lady Fu Hao pek çok açıdan ilginç bir figürdür. Hem Başrahibe, hem komutan hem de imparatorun 60 kadar eşinden biridi. Fu Hao pek çok sefer yönetmiştir. Komşu krallıklar Yi, Qiang ve Ba’ya karşı savaşmıştır. Şangay’daki 13000 kişilik birliği kontrol ediyordu ve bu da onu ülkenin en güçlü askeri lideri yapıyordu. Mezarında bulunan çok sayıda silah askeri statüsünün kanıtıdır.
3- Tomris Hatun
Tomris hatun, korkusuz bir savaşçı ve güçlü bir lider portresi çizer. Savaşçı-göçebe İskit toplumu bir çeşit federasyondu. Tomris Hatun cesaretiyle ünlenmişti. Hükümdarlığı sırasındaki en büyük sınavı Pers İmparatorluğu’na karşı verdi. Büyük Cyrus, İskit topraklarını kendi hakimiyetine almak istiyordu. Bir İskitlerin başında bir kadın olmasını avantaj olarak gördü.
Yapılan ilk savaşı zekice bir tuzakla Cyrus kazandı. Tomris Hatun’un oğlu Spargapises esir düştü. Rivayete göre Spargapises intihar etti. Tomris Hatun ve Cyrus ikinci bir savaş için karşı karşıya geldiler. Cyrus pekçok savaş kazanmıştı ve kendine güveniyordu. Ama sonuç onun istediği gbi olmadı. Kaybetti ve Tomris Hatun’un kılıcıyla öldü.
Tomris Hatun Antik yazarların en çok sevdiği figürlerden biridir. Sonraki dönemde de sayısız sanatçıya ilham vermiştir.
4- Kraliçe Artemisia
Artemisia Halikarnas hükümdarıydı. Kocasının ölümünden sonra tahta çıkmıştı. Artemisia, Pers imparatoru Xerxes’in müttefikiydi. Beş gemisiyle birlikte yunan seferine katılmıştır. Yunanlılar Artemisia’yı esir alana 100.000 drahmi gibi büyük bir ödül vaadettiler. Ama hiç bir savaşçı ödülü kazanmayı başaramadı. Xerxes istilayı sonlandırdıktan sonra Artemisia ülkesine geri döndü. Hikayeye göre genç bir adama karşılıksız aşk besledi ve bu yüzden intihar etti.
5- Trung Kızkardeşler
Vietnam’daki iki yüzyıllık Çin yönetiminden sonra iki cesur kızkardeş 80.000 kişilik bir ordu toplayıp isyan başlattılar. Trung Trac ve Trung Nhi isimli bu iki kız kardeş aynı zamanda 36 kadını eğiterek savaşçıya dönüşmelerini sağladılar. Trung Trac hükümdar olarak seçildi. Vietnamlı devrimciler silahsız, mühimmatsız ve gıda kaynakları olmadan Çin İmparatorluğu’nun kuvvetlerine denk değildi. Yine de Çinliler ile üç yıl savaştılar. Lang Bac’teki yenilginin intihar ettiler.
6- Lady Trieu
Lady Trieu, Vietnam’ı Çin işgalinden kurtarmaya çalışan bir diğer kadın savaşçıdır. Geçici olarak da olsa bu idealini başarmıştır. Lady Trieu, rivayete göre savaşa fil sırtında giderdi ve sarı tunikler giyerdi. Çinli askerlere öyle korku salmıştır ki onunla göz göze gelmek istemiyorlardı. Savaşta sağladığı psikolojik üstünlüğe rağmen hiçbir zaman ordusunu büyütmek için gerekli desteği alamadı. 248’te yenilgiye uğradı ve Trung kardeşler gibi o da intihar etti. Lady Trieu, Vietnamlılar için çok önemli bir tarihsel figürdür.
7- Prenses Pingyang
Pingyang, Çin’de Tang Hanedanının kurucusu Li Yuan’ın kızıdır. Li Yuan, isyanını başlattığında kızını güvende olması için uzaktaki çiftlik evine gönderdi. Pingyang burada babsına yardım için bir köylü ordusu kurdu. Huxian vilayetinin kontrolünü ele geçirdi. Sui hanedanı onu durdurmak için bir ordu gönderdi. Pingyang bu orduyu da yenerek kuzeye yürüdü. Shananxi Sui güçlerini yok etti. Daha sonra Sui başkentini ele geçirmek için kuvvetlerini babasıyla birleştirdi. Ama ne yazıkki genç yaşında bilinmeyen bir sebeple öldü. Pingyang, Çin’de mareşal unvanını alan ilk kadın olmuştur.
8- Kraliçe Amanirenas
Amenirenas, Nubia Kralı Teriteqas’ın eşiydi. Kocası Romalılara savaş açarak Roma yönetimi altındaki Mısır’a saldırdı. Romalılar karşı saldırı başlattığında Teriteqas hastalanarak öldü. Roma ordusu ile yüzleşmek Kraliçe Amanirenas’a kalmıştı.
Oğulları çok küçük olduğundan Amanirenas saltanat naibiydi. Kadın yöneticiyi kabul etmeyecek yüzlerce erkek vardı. Üzerlerine gelen Roma ordusu ise en kötüsüydü. Kuşatılmış Napata Şehrinden kaçmayı başaran Amanirenas, ülkedeki destekçilerine ulaştı ve bir ordu kurdu. Premnis kalesine yürürken roma ordusuyla karşılaştı. Savaşta iki tarafta üstün gelemedi. Ama Amenirenas ciddi bir rakip olduğunu kanıtlamıştı. Anlaşma yoluna gitti ve kalıcı bir barış anlaşması imzalamayı başardı.