Meniere hastalığı nedenleri bilinmemektedir, ancak bilim adamları bunun iç kulağın tüplerinde bulunan sıvıdaki değişikliklerden kaynaklandığına inanmaktadır. Diğer tahmin edilen nedenler arasında otoimmün hastalık, alerji ve genetik sayılabilir.
Meniere Hastalığını Tetikleyen Nedenler Nelerdir?
Uzmanlar Meniere hastalığının akut saldırısının belirtilerini neyin ortaya çıkardığından emin değil. Popüler teorilerden birine göre, iç kulakta anormal derecede büyük miktarda basıncın artmasından ve / veya iç kulakta olmaması gereken bir alanda potasyum varlığından kaynaklanmaktadır. Bu koşullar, zardaki kopmalara bağlı olabilir. Meniere hastalığı olan bazı insanlar, bazen tetikleyici olarak adlandırılan belirli olayların ve durumların ataklara yol açabileceğini düşünür. Bu tetikleyiciler arasında stres, fazla çalışma, yorgunluk, duygusal sıkıntı, ek hastalıklar, basınç değişiklikleri, bazı gıdalar ve çok fazla tuz bulunur.
Meniere Atağı Nasıl Olur, Ne Yapılmalı?
Meniere hastalık semptomları atak olarak ortaya çıkma eğilimindedir. Bu semptomlar şunları içerir:
- Vertigo, birkaç dakikadan 24 saate kadar süren ataklar
- Etkilenen kulakta işitme kaybı
- Etkilenen kulakta kulak çınlaması veya çınlama hissi
- Kulakta tıkanıklık hissi
- Denge kaybı
- Baş ağrıları
- Şiddetli vertigoya bağlı terleme, bulantı hissi ve kusma
Meniere hastalığı olan bir kişi bir kerede aşağıdaki belirtilerden en az iki ila üçünü yaşar:
- Baş dönmesi
- İşitme kaybı
- Kulak çınlaması
- İşitsel dolgunluk
Meniere hastalığı olan çoğu kişi, ataklar arasında semptomlar yaşamaz. Bu nedenle, bu semptomların birçoğu, hastanın herhangi bir atak geçirmediği bir dönemde ortaya çıkarsa kulaktaki diğer sorunlardan kaynaklanabilir. Meniere hastalığı, labirentit gibi diğer iç kulak hastalıkları ile de karışabilir.
Menierenin hastalık ataklarının yaygın semptomları hastalığın tüm resmini yansıtmaz, çünkü semptomlar ataktan önce, sırasında ve sonrasında ve ayrıca Meniere hastalığının geç evresi sırasında değişiklik gösterir. Meniere hastalığı, işitme kaybının dalgalanmasıyla başlayabilir ve sonunda baş dönmesi ataklarına neden olabilir. Yaklaşan ataklara genellikle yukarıda listelenen şikayetler eşlik eder. Bu uyarı semptomlarına dikkat etmek, bir kişinin ataktan önce güvenli veya daha rahat bir duruma geçmesine izin verebilir. Yukarıdaki ana semptomlara ek olarak, ataklar şunları da içerebilir:
- Kaygı, korku
- İshal
- Bulanık görme veya göz sarsıntısı
- Mide bulantısı ve kusma
- Soğuk ter, çarpıntı veya hızlı nabız
- Titreme
Atağın ardından, saatlerce uykuya ihtiyaç duyulmasına neden olan aşırı yorgunluk veya halsizlik sık sık meydana gelir. Ataklardan sonra birçok semptom bildirilmiştir:
- Öfke, kaygı, korku, endişe
- İştah değişikliği
- Sakarlık
- Konsantrasyon zorluğu
- İshal
- Yorgunluk, halsizlik, uykululuk
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Kendine güven güven kaybı
- Mide bulantısı
- Boyun ağrısı
- Çarpıntı veya hızlı nabız, soğuk ter
- Ses bozulması ve hassasiyet
- Kararsızlık (ani düşme, şaşırma veya tökezleme, kötü aydınlatılmış alanlarda dönme veya yürüme zorluğu)
- Görme güçlüğü (derinlik algısı, odaklanma, hareket izleme; dürbün veya kamera gibi objektiflere bakarken zorluk)
- Kusma
Geç evre Meniere hastalığı, zaman içinde bir noktadan ziyade bir dizi semptomu ifade eder. İşitme kaybı daha önemlidir ve dalgalanma olasılığı daha düşüktür. Kulak çınlaması ve / veya işitsel dolgunluk daha güçlü ve daha sabit olabilir. Vertigo atakları, karanlıkta yürüme zorluğu ve ani bir denge kaybı da dahil olmak üzere, görme ve denge ile daha sürekli mücadelelerle değiştirilebilir. Bu geç dönem semptomların bazıları düşük aydınlatma koşullarında, yorgunluk halinde veya bir insan görsel olarak uyarıcı durumlara maruz kaldığında daha sorunlu hale gelebilir.
Ataklar 20 dakikadan 24 saate kadar sürebilir. Her hafta farklı atak sıklığı ile ortaya çıkabilirler; veya haftalar, aylar ve hatta yıllarca tekrar gelmeyebilirler. Bu hastalığın tahmin edilemez doğası, onu yönetmeyi zorlaştırır. Aynı zamanda, bilim insanlarının ve hekimlerin onu inceleme yeteneğini de etkiliyor.
Meniere Vertigo Farkı Nedir?
Meniere hastalığı, sıvı birikmesi ve kulakta basınç değişiminin neden olduğu düşünülen bir iç kulak hastalığıdır. Kulaklarda kulak çınlaması ve işitme kaybının yanı sıra vertigo ataklarına neden olabilir. Vertigo ise dengeden uzaklaşma hissidir. Bu hastalığa sahipseniz şiddetli baş dönmeleri veya etrafınızdaki dünyanın döndüğünü hissedebilirsiniz.
Meniere Hastalığının Bitkisel Tedavisi
Bir hastalığı iyileştirmek hastalığın nedenini ortadan kaldırmak ve verdiği hasarı tersine çevirmek anlamına gelir. Meniere hastalığının tedavisi için şu anda bir tedavi mevcut değildir. Bununla birlikte, tedavisine yardımcı olabilecek tıbbi tedaviler vardır.
Meniere Hastalığında Beslenme
Beslenme düzeninizi değiştirmek, iç kulaktaki sıvı miktarını azaltmaya ve semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir. Bu nedenle meniere hastalığında beslenme son derece önemlidir. Beslenme düzenin çıkarılması gereken gıdalar ve maddeler şunlardır:
- Tuz
- Kafein
- Çikolata
- Alkol
- Monosodyum glutamat
Günde altı ila sekiz bardak su içmek de önemlidir, böylece vücudunuz ödem tutmaz.
Meniere hastalığının bilinen bir nedeni yoktur, dolayısıyla bilinen bir tedavisi de yoktur. Bununla birlikte, genellikle diyet ve takviyeleri içeren doğru tedavi, hastalığın en zayıflatıcı yönlerini kontrol altına alabilir. Meniere hastalığı vücudun sıvı ve kan sistemine bağlıdır. Bu durumu yönetmek için bir diyet şunlara odaklanmalıdır:
- Vücudun suyu tutmasına neden olan maddelerin giderilmesi
- Kan akışını kısıtlayan zararlı maddelerin sınırlandırılması
- Meniere hastalığının belirtilerini daha da kötüleştiren diyet takviyelerini ve genel maddeleri sınırlama
Ödem tutma Meniere hastalığını daha da kötüleştirir. Ancak bu, sıvı tüketmeyi bırakmanız gerektiği anlamına gelmez. Soda veya meyve suyu konsantresi gibi şekerli ve tuzlu sıvılardan kaçınmanız daha önemlidir. Bunlar vücudunuzun su tutmasına yol açar. Bunun yerine, aşağıdaki sıvıları gün boyunca eşit şekilde alabilirsiniz:
- Su
- Süt
- Az şekerli meyve suları
Şeker veya tuz içeriği yüksek olan yiyecekler ödeme neden olur ve bu da Meniere hastalığının belirtilerini daha da kötüleştirebilir. Şeker insülin dengesini bozar ve insülin sodyum tutar. Sodyum vücudun su tutmasına neden olur. Konsantre basit şekerli gıdalardan uzak durmaya çalışın, örneğin:
- Sofra şekeri
- Bal
- Yüksek fruktozlu mısır şurubu
- Şeker
- Çikolata
Bunun yerine, daha karmaşık yapılı şekerli yiyeceklere odaklanın, örneğin:
- Fındık, fasulye ve mercimek gibi baklagiller
- Kepekli tahıllar
- Esmer pirinç
- Tatlı patates
Aynı kural tuz alımı için de geçerlidir. Bununla birlikte, Meniere hastalığı olan insanlar kendilerine her gün 1500 ila 2.000 miligram sodyum sınırı koymalıdır. Alımı gün boyunca eşit yaymalıdırlar. Bundan daha fazla alınan sodyum su tutulmasına neden olur. Sodyum bakımından doğal olarak düşük gıdalar şunları içerir:
- Taze meyve ve sebzeler
- İşlenmemiş tahıllar
- Taze et, kümes hayvanları ve balık
Kafeinden kaçınılmalıdır çünkü uyarıcıdır ve kulak çınlamasını daha şiddetli hale getirebilir. Kafein ve alkol de vücuttaki sıvı düzenlemesine müdahale eder. Bu, iç kulağı daha da kötüleştirerek baş ağrısı, baskı ve baş dönmesine neden olabilir. Sigara ve diğer tütün ürünlerindeki nikotin, iç kulağa kan akışını kısıtlayabilir ve tüm semptomları daha da kötüleştirir. Meniere hastalığınız varsa, nikotin ve tütünden tamamen uzak durmak daha iyidir.
Meniere Hastaları Nelere Dikkat Etmeli?
Beslenme düzeninin yanı sıra, belirtilerinizi iyileştirmeye yardımcı olabilecek yaşam tarzı değişiklikleri şunlardır:
- Vertigo atakları sırasında istirahat
- Düzenli yemek vücudunuzdaki sıvı düzeyini düzenlemeye yardımcı olur.
- Stres ve kaygıyı psikoterapi veya ilaçla yönetme
- Sigarayı bırakmak ve alerjenlerden kaçınmak da önemlidir. Hem nikotin hem de alerji, Meniere hastalığının semptomlarını daha da kötüleştirebilir.
Meniere Hastalığı Tedavisinde Kullanılan İlaçlar
Mevcut tedaviler iki kategoriye ayrılır. Bazı tedaviler, atağın şiddetini azaltmayı amaçlar; Bazı tedaviler uzun vadede atakların ciddiyetini ve sayısını azaltmaya çalışır. Uzmanlar, bu tıbbi tedavilerin, tedavi edilen kişilerin %60-80’inde bir dereceye kadar iyileşme sağladığını düşünmektedir. Gentamisin, vertigo kontrolünde %80 etkilidir.
Meniere hastalığı için en uzun süreli tedavi, azaltılmış bir sodyum diyetine bağlı kalmayı ve suyun tutulmasını kontrol etmeye yardımcı olan ilaçların (diüretikler veya su hapları) kullanılmasını içerir. Bu tedavinin amacı, iç kulak sıvı basıncını azaltmaktır. Bazı doktorlar, betahistin HCl’yi Meniere hastalığı için bir baskılayıcı olarak kullanmanın potansiyel etkinliğini de tartışmaktadır.
Bir baş dönmesi sırasında vertigo, bulantı / kusma veya her ikisini de azaltmak için ilaçlar kullanılabilir. Bunun için kullanılan bazı ilaçlar arasında diazepam, lorazepam, promethazin, dimenhidrinat ve meclizin hidroklorür bulunmaktadır.
Vestibüler rehabilitasyon tedavisi bazen insanları ataklar arasında rahatsız edebilecek dengesizliğe yardımcı olmak için kullanılır. Amacı, vücudun ve beynin denge bilgilerini işleme yeteneğinin yeniden gözden geçirilmesine yardımcı olmaktır. Başarılı olunduğunda, bu, kişinin hareket etme becerisine olan güvenini yeniden kazanmasına yardımcı olabilir.
İlaç veya diyete yanıt vermeyenlerin %20-40’ında doktor, daha fazla fiziksel risk içeren bir tedavi önerebilir. Böyle bir yöntemde, kulağa enjekte edilen aminoglikosit antibiyotiği (gentamisin) vestibüler dokuyu tahrip eder. Son zamanlarda, intratimpanik steroid enjeksiyonları daha az işitme kaybı ve kalıcı dengesizlik riski ile kullanılmıştır.
Meniere Hastalığı Ameliyatı Riskleri
Daha az koruyucu bir tedavi yöntemi ise cerrahidir. İki ameliyat kategorisi mevcuttur. İlk tipin amacı, iç kulaktaki basıncı azaltmaktır. Basıncı azaltma ameliyatı, uzun vadeli etkinliği konusundaki şüpheler nedeniyle geçmişte olduğu kadar yaygın olarak kullanılmamaktadır. İkinci tip ameliyatın amacı, bilgilerin etkilenen kulaktan beyine hareketini engellemektir. İşlem, kulağın beyne göndermek için denge bilgisi oluşturmayacak şekilde iç kulağın tahrip edilmesini veya vestibüler sinirin tahrip edilmesini, böylece denge bilgisinin beyne iletilmemesini içerir. Her iki durumda da, fizik tedavi beynin ameliyattan dolayı iç kulak fonksiyonu kaybını telafi etmesine yardımcı olmak için yararlıdır.
Meniere Tedavisinde En İyi Doktor
Bir doktor randevusu aldıktan sonra, görüşmeye gitmeden önce doktorunuzla konuşmanız gereken şeylerin bir listesini yapın. Yapacağınız bu liste hastalığınızla ilgili tüm detayları içermeli.
- Belirtileriniz, özellikle atak sırasında olanlar, ne kadar sürdükleri ve ne sıklıkta ortaya çıktıkları
- Yaşadığınız stresler, yaşamınızdaki son değişiklikler ve aile öyküsü de dahil olmak üzere önemli kişisel bilgiler
- Dozlar dahil, aldığınız tüm ilaçlar, vitaminler veya takviyeler
- Doktorunuza soracağınız sorular
Meniere tedavisinde en iyi doktoru bulmak için doktorunuza sormanız gereken bazı temel sorular:
- Belirtilerime neden olan nedir?
- Belirtilerimin olası diğer nedenleri nelerdir?
- Hangi testlere ihtiyacım var?
- Durumum geçici mi yoksa kronik mi?
- En iyi tedavi şekli nedir?
- Önerdiğiniz yaklaşımın alternatifleri nelerdir?
- Başka sağlık durumlarım var. Onları birlikte nasıl en iyi şekilde yönetebilirim?
- Uymam gereken kısıtlamalar var mı?
- Bilgi alabilmem için hangi web sitelerini öneriyorsunuz?
Aklınıza gelen başka sorular da varsa sormaktan çekinmeyin.
Doktorunuzdan ne bekleyebilirsiniz?
Doktorunuzun size aşağıdakiler gibi birkaç soru sorması olasıdır:
- Belirtileriniz ne zaman başladı?
- Belirtileriniz ne sıklıkla görülüyor?
- Belirtileriniz ne kadar şiddetli ve ne kadar sürüyor?
- Eğer tetikleyici unsurlar varsa, belirtilerinizi ne tetikliyor?
- Belirtilerinizi kötüleştiren ya da iyileştiren şeyler var mı?
- Daha önce kulak probleminiz oldu mu? Ailenizde birinin iç kulak problemleri geçmişi var mı?
